Zoom’da derslere girerken ya da toplantılara katılırken hepimiz gözüktüğümüz gibi olmadığımızı, daha kötü gözüktüğümüzü düşünüyor olabiliriz. Bakalım nedeni neymiş?
Kaynak: https://www.dailymail.co.uk/health/ar…
Hepimiz Zoom toplantısının ortasındayken ve iş arkadaşlarınızın söylediklerine odaklanmak yerine ekranın köşesindeki yüzümüze odaklanmışızdır.
Görünüşünüzle ilgili düşüncelerle dolup taşıyorsunuz: burnunuzun ucundaki sivilceyi fark eden oldu mu? Neden herkes makyaj yapıyor da siz zahmet etmediniz?
Zoom çağının herkesin özgüveni üzerinde ciddi sonuçları oldu; araştırmalar, kadınların görüntülü görüşmelerde ne kadar çok zaman geçirirse, görünüşlerinden o kadar az memnun olduklarını gösteriyor.
Amerikan Plastik Cerrahlar Derneği’ne göre, plastik cerrahlar 2019’dan bu yana bazı ameliyatlara olan talepte %150’lik bir artış gördü.
Çok sayıda uzman, fark etmediğimiz ince detaylarımızın artan popülaritesini yeni keşfedilen Zoom kültürümüze bağladı.
Peki dijitaldeki görüntümüz neden gerçek hayattakine kıyasla çok daha memnuniyetsiz hissetmemize neden oluyor?
Colorado Üniversitesi’nden uzmanlar bu sorunun cevabına ışık tuttu ve görüntülü görüşmelerin sizi çirkin hissettirmesini engellemek için bazı ipuçları sundu.
Colorado Üniversitesi Psikiyatri Bölümü Yardımcı Doçenti Emily Hemendinger, bilim kültürü sitesi The Conversation’a yaptığı açıklamada, “Bazı insanlar için görüntülü görüşmeler Zoom’dan önce daha geçici olan görünüş memnuniyetsizliği duygularını büyütebilir” dedi.
Prof Hemendinger, ilk sorunun, yüzünüzün uzun süre ekranda kalmasının bizi ona odaklanmaya ve algılanan kusurları bulmaya zorlaması olduğunu söylüyor.
Witchita Üniversitesi’nden araştırmacılar geçen yıl Zoom görüşmeleri sırasında küçük bir grup gönüllünün bakışlarını ve dikkatlerini izledikleri bir çalışma yürüttüler.
Katılımcıların ortalama olarak görüşmenin dörtte üçünde konuşan kişiye odaklandıklarını, geri kalan zamanda ise dikkatlerini çeşitli dikkat dağıtıcı unsurlara verdiklerini tespit ettiler.
Bununla birlikte, kadınların dikkatlerinin dağıldığı zamanı kendilerine bakarak geçirme olasılıkları daha yüksekti. Bazı kadın katılımcılar görüşmenin yüzde 20’sinde yansımalarına odaklanıyordu.
Başka çalışmalar da kadınların erkeklere kıyasla Zoom yorgunluğuna daha fazla maruz kaldığını göstermiştir, uzmanlar bunun kendi görüntü ekranına odaklanmalarından kaynaklandığını söylemektedir.
Prof Hemendinger, görüntülü aramaların benzersiz olduğunu çünkü “insanların kendilerini başkalarıyla kolayca kıyaslamalarına ve gerçek zamanlı olarak paylaşımlarını ve konuşmalarını izlemelerine olanak sağladığını” söylüyor.
Başka bir deyişle, yüzün bazı kısımları hareketsizken göründüğünden farklı görünebildiğinde, kendimizi hareket halinde görmemiz için bir fırsat sunar.
Buna bir de “spot ışığı etkisi” olarak bilinen bir kavramın etkisi ekleniyor.
Prof Hemendinger, “Görüntülü sohbet edenler, diğer kullanıcıların nereye baktığını belirlemekte güçlük çekerler” diyor. Bu da başkalarının görünüşümüzü değerlendirmek için harcadıkları zamanı abartmamıza neden oluyor.
“Bu durum daha fazla kaygıya ve bireylerin görüntülü görüşme sırasında başkalarının dış görünüşlerini değerlendirdiğine inanmasına yol açabilir” diyor.
Özsaygınızı korumak için ne yapmanız gerektiğine gelince, Prof Hemendinger’in birkaç tavsiyesi var.
“Video konferansta kendi yüzünüze bakmak yerine diğer insanların söylediklerine odaklanma konusunda bilinçli olun.”
“Kendinizi ve akranlarınızı video ve sosyal medyada görüntülerken, kişiye bir vücudun parçaları olarak değil, bir bütün olarak odaklanmayı deneyin.”
Araştırmalar, sosyal medya kullanımının yüzde 50 oranında azaltılmasının hem gençlerde hem de yetişkinlerde görünüm memnuniyetini artırabileceğini göstermektedir.